Kamu Çalışanları enflasyon zammı istiyor

Türk-İş’in araştırmalarına göre: açlık sınırı 26.712,30 TL’ye, yoksulluk sınırı ise 66.976,07 TL’ye yükselmiştir. 2025 yılı için de enflasyonun en düşük %21 tahmin edildiği bizzat  Merkez Bankası tarafından açıklandı. Durum böyleyken yeniden değerleme oranı da %43,93 olarak belirlendi.

Gerçek Enflasyon Yüzde 83,40!
Bağımsız akademisyenlerden oluşan Enflasyon Araştırma Grubu’na (ENAG) göre, 2024 yılındaki gerçek enflasyon oranı %83,40 olarak gerçekleşmiştir. Aralık 2005’te %7,7 olan yıllık enflasyon, 2024 yılı sonunda TÜİK verileriyle bile %44,38’e yükselmiş, gıda enflasyonu ise %43,58’e ulaşmıştır” dedi. 
Çağlayan Erdal, “İnsanca Bir Yaşam İçin En Az Yeniden Değerleme Oranında Zam İstiyoruz” diyerek şu açıklamayı yaptı; “ Bizler; iktidardan, kamu çalışanlarının ve emeklilerin maaşlarını ciddi oranda artırması ve yaşam standartlarını iyileştirilmesini beklerken; bize reva görülen yalnızca %6’lık bir zam ve %5,54 oranında enflasyon farkı olmuştur. Enflasyon farkı ise sıfır zam demektir! Biz; enflasyon farkı destekli %11,54‘lik artışı asla kabul etmiyoruz! Biz Mil-SEN konfederasyonu olarak insanca bir yaşam için memur ve emekli maaşlarının yeniden değerleme oranında güncellenmesini ve üzerine ciddi anlamda bir zam yapılmasını istiyoruz! 
 
Yoksulluğa Mahkûm Ediliyoruz!
 
Ülkemizdeki yeniden değerleme oranında vergilere, harçlara ve cezalara %43,93 oranında zam yapılırken, memur ve emeklilere reva görülen zam, bizleri yoksulluğa mahkûm etmektir! Maaşlarımız 1 kat artarken tüketici fiyatları 4 kat artmıştır! Bu durum kamu çalışanlarını ve emeklileri yoksulluğa mahkûm etmektir! Bu gerçek iktidar tarafından göz ardı edilemez! Bu hazin sonuçtan; gerçek enflasyon %80 iken toplu sözleşme masasında kamu çalışanlarının haklarını savunamayan, aksine kamu çalışanlarını iktidara teslim eden sözde yetkili sendika da iktidar kadar sorumludur!
 
Gelir Vergisinde Adalet İstiyoruz!
 
2025’te 1.Dilim vergi matrahı 158 bin TL, 2.Dilim ise 330 bin TL olarak uygulanacak. Nisan-Mayıs ayında yüzde 20’lik dilime, Ekim Kasım ayında ise yüzde 27’lik dilime girerek maaşların eriyeceğini öngörüyoruz. Yani bir taraftan fiyatlar artarken alım gücümüz azalmakta diğer taraftan da maaşımızdaki kesintimiz artmakta ve harcanabilir tutarımız azalmaktadır. Bu adaletsizlik acilen düzeltilmelidir. Gelir vergisi sistemi adaletli bir şekilde düzenlenmeli ve kamu görevlilerinin vergisi yüzde 15’e sabitlenmelidir. 
 
4688 Sayılı Çarpık Kanun, Kamu Çalışanlarının Gerçek Temsilini Engelliyor!
4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun, kamu çalışanlarının gerçek temsilini engellediği artık herkes tarafından açıkça görülmektedir. Çoğulcu demokrasinin bir gereği olarak üye sayısı oranında adil temsil yetkisi sağlanması gerekirken, çoğunlukçu anlayışla adil temsilin önüne geçerek en fazla üyeye sahip olana temsil yetkisi verilmesi artık kabul edilemez! Bu çarpık sistem içerisinde Memur-Sen, yetkili sendika olarak kamu çalışanlarını temsil etme hakkına sahip olmasına rağmen, üyelerinin haklarını savunmaktan ziyade iktidarın güdümünde hareket etmektedir. Bu durum, Memur-Sen’in teslimiyetçi tavrını bir kez daha ortaya koymaktadır.
 
Memur-Sen’in Kayıtsız Tavrını Bir Kez Daha Tarihe Not Ediyoruz!

Tüm bu ekonomik gerçekler karşısında, Memur-Sen’in iktidarın politikalarına sessiz kalması ve kamu çalışanlarının haklarını savunmaktan aciz tavrı tarihe bir kez daha kara bir leke olarak geçmiştir. Artık açıkça görülmektedir ki Memur-Sen, kamu çalışanlarını temsil etmiyor, teslim ediyor!
 
Tüm Kamu Çalışanlarımıza Çağrımızdır!

Mil-Sen Konfederasyonu olarak bu zorlu dönemde; etkili temsili, nitelikli hak ve adalet arayışını, onurlu ve ilkeli mücadeleyi hayata geçirme irademizle sahadayız!  Sizleri gerçek temsil ve güçlü bir dayanışma için, temsil hakkını hak etmeyenden teslim almak için, sendikal mücadelemizi birlikte yürütmek için Mil-Sen Konfederasyonumuza bağlı sendikalarımıza üye olmaya davet ediyoruz.
 
Gelin, geleceğimiz için birlikte yol yürüyelim”